fbpx

RAMAZAN / İFTAR

İftar

Ramazan-ı Şerif ayı geldiğinde, sıcaklığı artan günlerde oruç tutmak, sabır ve ibadetin en yüce anlarından biridir. Ancak Ramazan ayı, sadece açlık ve susuzlukla değil, aynı zamanda dayanışma ve yardımlaşma ile de anlam kazanır.

Layer 2
hurman 1

Sofraları Paylaşmak

İftar etkinlikleri, Ramazan-ı Şerif’te yardımlaşmanın en güzel örneklerinden biridir. Bu etkinlikler sayesinde, ihtiyaç sahipleri iftar sofralarına konuk olurlar ve sıcak bir aile ortamının içinde Ramazan-ı Şerif ayının manevi atmosferini yaşarlar.

Ramazan-ı Şerif
ve Dini Cömertlik

Ramazan-ı Şerif ve Dini Cömertlik

İftar vakti, Müslümanlar için Ramazan ayında gün boyunca yemek yememeleri gereken sürenin sonu demektir. Bu an, genellikle akşam namazı vakti ile belirlenir. İftar vakti, oruçlarını açarak yemek ve içmek için izin verilen ve ailelerin bir araya geldiği, dua edildiği özel bir zamandır. 

Sahur, Ramazan ayındaki oruca başlamadan hemen önce gerçekleştirilen son yemek ve içecek tüketme zamanıdır. Sahur, imsak vakti olarak bilinen oruç tutma zamanının başlangıcından hemen önce yapılır. İmsak vakti, güneşin doğmadan önceki son anlardır ve imsak vaktinden sonra oruç başlar. Müslümanlar imsak vaktinden önce sahur yaparak gün boyunca oruç tutarlar. Sahur, oruç tutan kişilerin gün boyu enerjilerini korumalarına yardımcı olur.

Bir yerin namaz vakitlerinin hesaplanabilmesi için “astronomik değerler” değil, fıkhî ölçülere uygun olan “görülen değer” neticeleri esas alınır. Mesela, güneşin doğuş-batışı için ‘astronomik doğuş-batış’ değil, bir belde de meskun olarak yaşanılan en yüksek yerde ‘görülen doğuş-batış’ asıldır. Sadece astronomik değerlerin hesaplanması ile elde edilen değerler -bunların sapmasına sebep olan yükseklik ve arazi genişliği gibi pek çok unsurdan dolayı fıkhî değerleri karşılayamamaktadır. Bu sebeple namaz vakitlerinin hudutlarını  emniyet altına alabilmek için İslâm âlimleri bazı zarûrî tedbirler almışlardır. Bu tedbirlere, düzeltmelere “temkin” adı verilmektedir. Temkin, daha ihtiyatlı olmak için yapılmış bir düzeltme değil, fıkhî olarak yapılması zarûrî bir düzeltmedir. Bu düzeltmelerden sonra ortaya çıkan değerler, fıkhî ölçülere uygun hâle gelmiş olur. Binâenaleyh temkinli vakitleri kullanmak icap etmektedir.

Enes bin Mâlik (r.a.) şöyle rivâyet etmiştir: Zeyd bin Sâbit (r.a.) dedi ki: Peygamber Efendimizle (s.a.v.) sahur yaptık. Sonra sabah namazına durdu. Ben, Zeyd’e sordum: “Sahur ile ezan arasında ne kadar vakit vardı?” Zeyd Hazretleri, “Elli âyet okuyacak kadar” buyurdu. (Sahîh-i Buhârî Muhtasarı Tecrîd-i Sarîh Tercümesi’nde, elli âyet okunacak vaktin, 18 dakika olduğu yazılmıştır; c. 6, s. 268-269)

Bundan temkine riâyetin ehemmiyeti anlaşılmaktadır.

İhtiyaç sahiplerine iftar yardımı 4.000 ₺, sahur yardımı ise 2.000 ₺’ dir.